Bundan 10 sene öncesine kadar cevabım hiç düşünmeden Star Wars olurdu. May the Force Be With You'lar, May the 4th Be With You'lar gırla giderdi. Yoda'sından Obi Wan Kenobisi'ne Princess Leia'sına kadar kendimi zaman zaman özdeşleştirmediğim karakteri yok gibiydi Star Wars'un.
Star Wars evrende var olan Güc'ün iyi ve kötü yanlarının bulunduğundan yani dualiteden yola çıkarak hikayesini gücün iyi ve kötü taraflarının çatışması üzerine kuran bir yapıya sahip. Jedi olana kadar geçen bir Usta Çıraklık süreci mevcut. Süregelen bir savaş hali mevcut. Bu başlarda bana heyecan veriyordu ama sonraları kendimi iyi olarak konumlandırıp bir düşmanla mücadelede var etmeyi nedense eskisi kadar cazip bulmamaya başladım. Serinin ilerleyen bölümlerinde hayatın sadece siyah veya beyazdan oluşmadığını sanırım filmin yaratıcıları da anlamış olacak ki iyilik ve kötülük arasındaki geçişkenliğe daha fazla vurgu yapmaya başladılar. Kahramanların geriye dönük hikayeleriyle iyiden kötüye geçişlerinin insani boyutlarına daha fazla yer verdiler. Çoğu zaman masterlar inzivaya çekildi. Kendilerini bir nevi keşişe döndürdüler.
Gelelim Star Trek'e...
"To Boldly Go Where No One Has Gone Before..."
Şimdi bir kere bu çok güçlü bir giriş. Star Wars'taki "A Long Time Ago In A Galaxy Far Far Away..." diye başlayan masalsı bir varmış bir yokmuştan ziyade bir iddiası var...
İkincisi liyakate önem veren bir görevlendirme, takım çalışması ve verilen kararlarda söz sahibi olan ekip üyeleriyle demokratik karar verme süreci var...(Bu arada Star Wars'ta da Galaktik Konsey türü birşey var ama hak getire...çoğu zaman dekor olmaktan öteye gitmiyor)
Galaksilerdeki kolonilere müdahale etmeme paktı var...Bu çok önemli ve kritik...Hiç bir medeniyetin tekamülüne karışmama, onları olduğu gibi kabul etme, karmalarını üstüne almama...
Galaksiye hakim olma, Evrenin hakimi olma gibi iddialar yok...
Ekip üyelerinin çelişkileri, özlemleri, karar verme süreçleri, farklı türlerin bir arada yaşaması...
Ve tabi en önemlisi evrensel birçok paradoks ve felsefik soruya cevap aramaya çalışması, en azından bu soruları soran bir anlatısı olması...
Burada uzun uzun karakter çözümlemelerine, bölüm özetlerine girmeyeceğim elbette ancak iki anlatı arasındaki kurgunun gücünü eşit bulmakla birlikte felsefik yaklaşım bakımından Star Trek'i uzun süredir daha derin buluyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder