Ana içeriğe atla

KENDİNİ ARAYAN İNSAN


KENDİNİ ARAYAN İNSAN

Rollo May 

Okuyan Us Yayıncılık

1. Baskı: İstanbul, Mart 2013
12. Basım: İstanbul, Temmuz 2018

272 Sayfa

25 TL

ISBN : 978 - 605 - 5134 - 02 - 0


"Dünyanın en ünlü psikiyatrlarından bir olan Rollo May (1909-1994), "Varoluşçu Felsefe" nin yanı sıra hümanist psikolojinin de en önemli isimlerinden biri olarak tanınır. Psikoterapi çalışmalarına Viyana'da başlayıp psikoloji doktorasını ve psikanaliz eğitimini New York'ta tamamlamıştır. Amerikan Psikoloji Cemiyeti tarafından yazılarının 'zarafetini, zekasını ve üslubunu' onurlandıran Altın Madalya Ödülü'ne layık görülmüştür. 

Rollo May, Kendini Arayan İnsan kitabının önsözüne şu cümlelerle başlıyor:

"Endişe Çağında yaşamanın ender nimetlerinden biri, bizi kendimizin farkında olmaya zorlamasıdır. Standartlar ve değerler altüst olduğunda, içinde yaşadığımız toplum, Matthew Arnald'ın deyişiyle 'ne olduğumuz ve ne olmamız gerektiği' hakkında bize net bir tablo sunamadığında kendimize dair arayışımıza geri döneriz. Dört bir yanımızı saran acı verici güvensizlik duygusu, bize şu soruyu sormak için yeni bir dürtü sağlar: Acaba gözden kaçırdığımız önemli bir rehber ve güç kaynağı var mı?

....Böylesine parçalanmış bir dünyada içsel bütünlük nasıl sağlanabilir? Ya da: Ne geçmiş ne de gelecek açısından hiçbir şeyin kesin olmadığı bir dönemde kendini gerçekleştirmeye giden o uzun gelişme sürecine nasıl girişilebilir?"

Rollo May bu kitabı yazma amacını ise şöyle açıklıyor:

"Bu kitap, yaşadığımız bu Endişe Çağında kişisel bütünlüğümüzü bulmak için yazıldı. Amacımız, çağımızın güvensizliğine karşı durabilmemizi sağlayacak yöntemler bulmak, içimizdeki güç merkezini ortaya çıkarmak ve çok az şeyin güvende olduğu günümüzde, itimat edebileceğimiz değer ve amaçlara ulaşabilmemizi sağlayacak yolu elimizden geldiğince işaret edebilmektir."

Kendini Arayan İnsan, Vaziyetimiz (Modern İnsanın Yalnızlığı ve Endişesi, Hastalığımızın Kökenleri), Bireyselliğin Yeniden Keşfi (Kişi Olma Deneyimi, Var Olma Mücadelesi), Bütünleşmenin Hedefleri (Özgürlük ve İçsel Güç, Yaratıcı Bilinç, Cesaret, Olgunluğun Erdemi, Zamanı Aşan İnsan) adlı 3 bölümden oluşmaktadır.

Kitap psikoloji bakış açısından yazılmakla birlikte birçok sanatçı, filozof, yazar, kanaat önderinden ve sanat eserlerinden alıntılarla bezenmiştir. İnsanı düşündüren ya da kimi zaman düşündüğü varoluşsal sorulara cevaplar arayan bir tarzdadır. Günümüz insanın yalnızlığından, endişelerinden, korkularından bahsedilmektedir. Sözümona pratik formüllerle şipşak mutlu ve başarılı olma yollarını gösterme iddiasındaki kişisel gelişim ya da kendini iyi hisset kitaplarından değildir. Aksine kolaycılık yerine düşünmeyi destekler bir biçimde yazılmıştır. 

Kitap Değerlendirmesi: Nilüfer Şen 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İçerik Üreticilerine Açık Çağrı

  Yazarlar, çevirmenler, metin yazarları, reklam yazarları… Bu çağrı, yaşamını kalemiyle idame ettiren herkese... 2003’ten bu yana yazın dünyasının farklı alanlarında çalışan biri olarak,  sizleri yapay zekâ ile içerik üretimi konusunda biraz sağduyuya davet ediyorum. 1980 doğumluyum. Analogdan dijitale geçen son neslin bir temsilcisi olarak söylüyorum: Yapay zekâ ile yazılmış metinler orijinal kalemden çıkanlarla karşılaştırıldığında sırıtıyor. İlk birkaç cümlede, birkaç anahtar kelimede kendini ele veriyor.  Ve benim gibi bunu şıp diye anlayan çok fazla içerik üreticisi var. Ne kadar uğraşsanız da, şu anki haliyle hiçbir yapay zekâya  otantik bir üslup, ruh ya da karakter kazandıramıyorsunuz. (En azından şimdilik… ) ChatGPT dahil birçok araç, “marketing” jargonuna bulanmış, keyword’lerle dolu, tanıdık, tekdüze, yapay bir dil kullanıyor. Ve bu da metinlerin güvenilirliğini ve inandırıcılığını yitiriyor. Bu, özellikle de yıllanmış içerik üreticileri için kabul ...

Kaldığımız Yerden Devam

Tekrar Merhaba :) Bir süredir yazılarıma ara vermiş olsam da, kelimelerle kurduğum köprüyü yeniden inşa etmenin zamanı geldi. 2023’te bıraktığım yerden, yeni gözlemler ve taze bir bakış açısıyla devam ediyorum. Bu süreçte hem dünyada hem de kendi yaşamımda pek çok şey değişti; bu değişimlerin bana kattığı derinlik, yazılarımın da yolculuğuna yansıyacak. Bundan böyle bloğumda kitap değerlendirmelerine, iklimsel ve çevresel gelişmelere, sanatın ilham verici dünyasına dair paylaşımlara daha fazla yer vereceğim. Hem eleştirel hem de merak dolu bir gözle, okuduklarımı, gördüklerimi ve düşündüklerimi sizlerle paylaşmayı dört gözle bekliyorum. Yazılarımda, sadece bilgi vermek değil, aynı zamanda birlikte düşünebileceğimiz, tartışabileceğimiz ve ilham alabileceğimiz bir alan açmak niyetindeyim. Nilüfer Şen Çakar

Dijital Çağda Entelektüel Üretimin Paradoksu

  Günümüz kültürel ve entelektüel üretim ortamında, sanatçılar, bilim insanları ve yazınsal/düşünsel üreticiler, yaratıcı emeklerini görünür kılma zorunluluğu ile karşı karşıya. Dijital ve sosyal medya platformlarının hegemonik etkisi, üreticileri adeta birer pazarlamacı veya reklamcı gibi hareket etmeye mecbur bırakmakta; üretimin kendisi, görünürlük stratejileri ile şekillenen bir rekabet alanına tabi kılınmaktadır. Bu durum, J. S. Mill’in “yaratıcı özgürlük” ve Hannah Arendt’in “insani faaliyetlerin hiyerarşisi” üzerine kurduğu düşünceleri çağrıştıracak biçimde, derin çalışma, odaklanma ve içe dönük üretim süreçlerini sistematik olarak baskılamakta; dolayısıyla yaratıcı potansiyelin önemli bir kısmı, görünürlük ve tanıtım zorunlulukları için tahsis edilen zamana dönüşmektedir. Sosyal medyanın zorunlulukları, üreticileri kendi alanlarının dışındaki iletişim ve PR faaliyetlerine yönlendirerek, üretken zamanın ve yaratıcı enerjinin kaybına yol açıyor. Bourdieu’nün kültürel sermaye...